7394 sayılı Kanun Kapsamında Yapılan Değişiklikler Hakkında
7394 sayılı Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun 15.04.2022 tarih ve 31810 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
7394 sayılı Kanunda yer alan 213 sayılı Vergi Usul Kanunuyla ilgili düzenlemeler şunlardır:
1- 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 4’üncü maddesi ‘’Vergi Uygulamasında Yetki’’ bölümünde yapılan değişikliklerle ‘’vergi dairesince bu Kanun ile diğer kanunlar kapsamında yapılan işlemlerde elektronik imza, mühür veya onay kullandırmaya, vergi daireleri tarafından düzenlenen ve vergi dairesince imzalanması gereken belgelerin Gelir İdaresi Başkanlığınca elektronik ortamda imzalanmasına, mühürlenmesine veya onaylanmasına izin vermeye, elektronik imza, mühür veya onayın kullanım usul ve esaslarını düzenlemeye” ibaresi ve ‘’Vergi daireleri tarafından düzenlenen ve imzalanması gereken belgelerin, Gelir İdaresi Başkanlığınca elektronik ortamda imzalanması, mühürlenmesi veya onaylanması durumunda bu belgelerin vergi dairesi tarafından imzalanmış, mühürlenmiş veya onaylanmış sayılacaktır.’’ maddesi eklenerek vergi dairesince yapılan elektronik imza, mühür ve onay işlemlerinde Gelir İdaresi Başkanlığınca imzalanabilme yetkisi verilmiştir.
2- 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 359’uncu maddesinde belirtilen vergi cezalarının sınırları arttırılmıştır. İlgili maddenin (a) fıkrasında yer alan suçları işleyenlere 3 yıl olan hapis cezasının üst sınırı 5 yıla (b), (c) ve (ç) fıkralarında yer alan suçları işleyenlere ise 5 yıl olan hapis cezasının üst sınırı 8 yıla çıkartılmıştır. Ayrıca 359’uncu maddede yer alan suçlar bakımından soruşturma ve kovuşturma aşmasında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesine imkan sağlanmıştır.
Buna göre;
- Bu maddede yazılı fiillerle verginin ziyaa uğratıldığının tespit edilmesine bağlı olarak tarh edilen verginin, gecikme faizi ve gecikme zammının tamamı ile kesilen cezaların yarısı ve buna isabet eden gecikme zammının; soruşturma evresinde ödenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında, kovuşturma evresinde hüküm verilinceye kadar ödenmesi halinde ise verilecek ceza üçte bir oranında indirileceği,
- Tarh edilen vergi ve vergi aslına bağlı olarak kesilen cezanın bulunmadığı durumlarda verilecek ceza yarı oranında indirileceği,
- Yukarıdaki fıkralarda belirtilen ceza indiriminden faydalanabilmek için vergi mahkemesinde dava açılmaması, açılmışsa feragat edilmesi, kanun yollarına başvurulmaması veya başvurulmuşsa vazgeçilmesinin şart olduğu,
hüküm altına alınmıştır.
3- Kanunun 367’inci maddesine eklenen fıkra ile 359’uncu maddede yazılı suçlara ilişkin yürütülmekte olan soruşturma veya kovuşturmalarda mütalaaya konu fiilin, başka bir kişi tarafından veya başka bir kişiyle gerçekleştirildiğinin ortaya çıkması durumunda, bu kişi bakımından kamu davası açılması için rapor düzenlenmesi ve mütalaa verilmesi şartı aranmayacaktır.
4– Kanuna eklenen Geçici Madde 34 ile 359’uncu maddede yer alan suçlar bakımından soruşturma ve kovuşturma aşamasındaki vergi kaçakçılığı suçlarında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanabilme imkânı sağlanmıştır.
Buna göre;
- Haklarında hüküm verilmiş olup da dosyası infaz aşamasında olanlar, 359’uncu maddede yazılı fiillerle verginin ziyaa uğratıldığının tespit edilmesine bağlı olarak tarh edilen verginin, gecikme faizi ve gecikme zammının tamamı ile kesilen cezaların yarısı ve buna isabet eden gecikme zammını, bu maddeyi ihdas eden Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren bir yıl içinde Hazineye ödedikleri takdirde 359’uncu maddede bu maddeyi ihdas eden Kanunla soruşturma evresi için yapılan etkin pişmanlık düzenlemesinden faydalanabilecektir. Bu fıkrada belirtilen ceza indiriminden faydalanabilmek için vergi mahkemesinde dava açılmaması, açılmışsa feragat edilmesi, kanun yollarına başvurulmaması veya başvurulmuşsa vazgeçilmesi,
- Birinci fıkra hükümleri bu maddeyi ihdas eden Kanunun yayımı tarihinde soruşturma ve kovuşturma evresinde bulunan dosyalar hakkında da uygulanacaktır. Bu takdirde, ödemenin hüküm verilinceye kadar yapılması,
- Bu maddeyi ihdas eden Kanunun yayımı tarihinde 359’uncu madde kapsamına giren suçlardan dolayı temyiz veya istinaf kanun yolu incelemesinde bulunan dosyalardan, 359’uncu maddede bu maddeyi ihdas eden Kanunla yapılan düzenlemeler nedeniyle lehe değerlendirme yapılması gereken dosyalar hakkında bozma kararı verileceği,
- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığında bulunan dosyalar gelişlerindeki usule uygun olarak ilk derece mahkemelerine gönderileceği,
- 359’uncu maddede bu maddeyi ihdas eden Kanunla yapılan düzenlemelerde yer alan zincirleme suça ilişkin koşulların belirlenmesi, duruşma açılmak suretiyle yapılacağı
hüküm altına alınmıştır.
Yapılan değişiklikle ayrıca vergi kaçakçılığı suçlarının birden fazla takvim yılı veya vergilendirme dönemi içinde aynı suç işleme kararının icrası kapsamında işlenmesi halinde, Türk Ceza Kanununun 43’üncü maddesinde yer alan zincirleme suç hükümleri uygulanabilecektir. Buna göre birden fazla takvim yılında yahut vergilendirme döneminde vergi kaçakçılığına konu suçların işlenmesi halinde sadece bir cezaya hükmedilecektir.
7394 sayılı Kanunla 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununda yapılan değişiklikler şunlardır:
1- Yabancılara istisna kapsamında konut ve işyeri tesliminde elde tutma süresi KDVK’nın 13’üncü maddesinde 1 yıllık elde tutma süresine bağlı iken yapılan değişiklikle bu süre 3 yıla çıkartılmıştır. Yeni düzenleme, 01.05.2022 tarihinde yürürlüğe girecektir.
2- KDVK’nın geçici 37’nci maddesinde yer alan imalat sanayine yönelik yatırım teşvik belgesi kapsamında yapılan yatırımlara ilişkin inşaat işleri nedeniyle yüklenilen ve indirim konusu yapılamayan katma değer vergisinin iadesine ilişkin düzenleme istisna düzenlemesine dönüştürülmüş, istisna süresi 31.12.2025 olarak yeniden belirlenmiş ve düzenleme kapsamına teşvik belgeli turizm yatırımları da dahil edilmiştir.
Bu kapsamda yapılan mal teslimleri ve hizmet ifaları nedeniyle yüklenilen vergiler, vergiye tabi işlemler üzerinden hesaplanan vergiden indirilecektir. İndirim yoluyla telafi edilemeyen vergiler, istisna kapsamında işlem yapan mükellefin talebi üzerine iade edilebilecektir.
Cumhurbaşkanı yukarıda yer alan süreyi 3 yıla kadar uzatmaya yetkili olacak olup yeni düzenleme, 01.05.2022 tarihinde yürürlüğe girecektir.
3- KDVK’ya geçici 42’nci madde eklenerek, münhasıran Türkiye’de gerçekleştirdikleri Ar-Ge faaliyetleri sonucunda geliştirdikleri elektrik motorlu taşıt araçlarını Türkiye’de imal eden mükelleflere bu araçların geliştirilmesine yönelik verilen ve yatırım teşvik belgesi kapsamındaki mühendislik hizmetleri 31.12.2023 tarihine kadar KDV’nden istisna edilmiştir.
Yeni düzenleme Kanunun yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
7394 sayılı Kanunla Gelir ve Kurumlar Vergisi Kanunlarında yapılan değişiklikler şunlardır:
1- 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 41’inci maddesinin birinci fıkrasına 11’inci bent olarak ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 11’inci maddesinin birinci fıkrasına (j) bendi olarak “04.05.2007 tarihli ve 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun’un ek 4’üncü maddesi kapsamında hakkında reklam yasağı uygulananlara verilen reklamların giderleri” hükmü eklenmiştir.
Böylece 5651 sayılı kanunun ek 4’üncü maddesi kapsamında reklam yasağı uygulanan sosyal ağ sağlayıcılarına gerçek ve tüzel kişilerin verdikleri reklamlar için yaptıkları ödemeler Gelir Vergisi Kanunu ve Kurumlar Vergisi Kanunu açısından gider kabul edilmeyecektir.
2- Gelir Vergisi Kanunun 66’ıncı maddesine eklenen “5510 sayılı Kanunun ek 10’uncu maddesi uyarınca anılan Kanunun 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında; sigortalı sayılan hekimler ile tıpta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan kişiler” hükmü ile serbest meslek mükellefiyeti bulunan ve ayrı bir muayenehanesi bulunmaksızın faaliyetlerini özel sözleşmelere istinaden özel sağlık kuruluşları ile vakıf üniversitelerine ait sağlık kurum ve kuruluşlarında yürüten doktorlar ile topta uzmanlık mevzuatına göre uzman olan kişilerin gelirlerinin serbest meslek erbabı olarak vergilendirileceği düzenlenmiştir.
3- 7394 sayılı kanunun 22’nci maddesiyle 5520 sayılı kanunun 5’inci maddesinde değişiklikler yapılmıştır. 5520 sayılı kanunun 5’inci maddesinin (a) bendinde yapılan değişiklik ile yatırım fonlarından elde yatırım fonlarından elde edilen kar paylarına ilave olarak katılma paylarının fona iadesi suretiyle elde edilen kazançlar da istisna kapsamına alınmakta, bu payların dönem sonu değerlenmesinden kazanç oluşması halinde bu kazançların da istisna olarak değerlendirileceği hükme bağlanmıştır.
Aynı maddenin (d) bendine yapılan eklemeyle münhasıran altyapı yatırım ve hizmetlerinden oluşan portföyü işletecek gayrimenkul yatırım ortaklıkları gibi esas faaliyet konusu gayrimenkullerle ilgili portföy işletmeciliği olmayan gayrimenkul yatırım ortaklıklarının istisna kapsamında olmadığı hususuna açıklık getirilmiştir.
Yine aynı maddenin (e) bendinde yapılan değişiklik ile 5’inci maddenin (a) bendi kapsamında istisna kazançlarına kaynak oluşturan yatırım fonlarının katılma paylarının satışından doğan kazançların ve kurumlar tarafından elde edilmeleri halinde dağıttıkları kar payları ile fona iade halinde oluşan itfa gelirleri elde eden kurumlar tarafından istisna kapsamında değerlendirilen yatırım fonlarının katılma paylarının iki yıldan uzun süreyle elde tutulması halinde satışından doğan kazançların da %75 oranında istisnaya tabi olması sağlanmaktadır.
7394 sayılı kanunun 22’nci maddesi ile Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 5’inci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinin (4) numaralı alt bendinde yapılan değişiklik ve 25 inci maddesi 2023 yılı vergilendirme dönemi kurum kazançlarına uygulanmak üzere yayımı tarihinde yürürlüğe girmiştir.
4- 7394 sayılı kanunun 23’üncü maddesiyle 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 6’ncı maddesine (3) numaralı fıkra eklenmiş ve 13.01.2011 tarihli ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 376’ncı maddesi uyarınca sermayenin tamamlanmasına karar verilen şirketin ortakları tarafından zarar sebebiyle karşılıksız kalan kısmı kapatacak miktarda aktarılan tutarların kurum kazancının tespitinde dikkate alınmayacağı hükme bağlanmıştır.
5- Bankalar, 6361 sayılı kanun kapsamındaki finansal kiralama, faktöring ve finansman şirketleri, elektronik ödeme ve para kuruluşları, yetkili döviz müesseseleri, varlık yönetim şirketleri, sermaye piyasası kurumları ile sigorta ve reasürans şirketleri ve emeklilik şirketlerinin kurumlar vergisi oranı %25 olarak belirlenmiştir.
İlgili kanuna buradan ulaşabilirsiniz.
Saygılarımızla,
BİLGENER